31 Temmuz 2007 Salı

:: 26. Progress modülü 2 Ağustosda istasyona fırlatılacak...


Yeni progress kargo taşıyıcısı, 2 ağustos perşembe günü, Türkiye saati ile 20:34'de fırlatılacak.

Kargo taşıyıcısı 2,5 ton yakıt, hava, su ve diğer ekipmanları istasyona ulaştıracak.

26. progress, pilotsuz uzayaracı 5111 pound ağırlığındaki (2323 kg) lojististiği istasyona ulaştıracak...

Kaynak : NASA

:: Prominans Alarmı...


Güneşin kuzeydoğu köşesinde çok sayıda prominans görülmeye başladı. Bu prominanslar, güneş aktivitesinin artışına işaret olmasada gözlemlemeye değer.

Fotoğraf "Michael Borman"tarafından 30 temmuzda hindistandan alınmış...

Kaynak : Spaceweather.com

:: Gücünü korumak istiyorsan ilerle!...



Videoda ABD'ye ait olan, USS Ronald Reagan uçak gemisindeki, VAW-113 Black Eagles ekibi görülüyor.

Bu ekibin görevi, E-2 Hawkeye uçağı ile (yukarıda) uçak gemisine erken uyarı yapmak.

30 Temmuz 2007 Pazartesi

:: F-35, Müşterek taarruz uçağı...


JSF/F-35 Kask. (Kask apache helikopterlerinde kullanılan "eagle eyes" teknolojisinin yanında pilotunun uçağın 360 derece -kör noktasız- görüş imkanı sağlıyor, yani görüntüleri kaskın önündeki ekrana yansıtıyor...)





:: Irak'da ingiliz askerini öldüren dost ateşi...



İngiliz The Sun gazetesi, Mart 2003 tarihinde Irak’ın Basra kentindeki İngiliz konvoyunu vuran Amerikan jetlerinden alınan ses ve görüntü kayıtlarını yayımladı. Kayıtlara göre, ABD’li pilotlar, bir süre tartıştıktan sonra konvoyun ‘düşman’a ait olduğuna karar veriyor ve saldırıya geçiyor.

İngiliz onbaşı Matty Hull'un öldüğü (resimde) saldırının kaydı, pilotlar ve yer kontrol merkezinin içine düştüğü hatalar zincirini açıkça ortaya koyuyor.

Görüntülerde ABD’li pilotlar aralarında yolda seyreden araçların ‘dost mu düşman mı’ olduğunu tartışıyor.

Araçların üzerinde koalisyon güçlerinin birbirini tanıması için kullanılan turuncu renk panellere rağmen, pilotların kafaları bir hayli karışık.

Uzun bir tartışmadan sonra o bölgede ‘dost kuvvet olmadığına’, turuncu panellerin de roket olabileceğine karar veriliyor ve pilotlardan biri kontrol merkezinden onay almadan İngiliz konvoya saldırıyor.

KOKPİTTEKİ DİYALOGLAR

Yer kontrolü vurulan konvoyun İngilizlere ait olduğunu belirtiyor ve pilotlardan acilen üsse dönmelerini istiyor.

İkilinin ‘dost’ vurduklarını anladıktan sonra aralarında şu konuşmalar geçiyor:

‘Şimdi hapsi boyladık ahbap’

2. pilot: İyi isabet

1. pilot: Gördüm

Kontrol Merkezi: Bulunduğunuz bölgede koalisyon güçleri olduğundan haberiniz olsun.

2. pilot: Kahretsin ( Nazikçesi...)

Kontrol Merkezi: Göreviniz iptal. Geri çekilin.

2. pilot: Kahretsin, Tanrı bizi affetsin. Kahretsin, Kahretsin, Kahretsin. Merkez, bana koalisyon güçlerinin tam yerini söyleyin.

Kontrol Merkezi: Bir askerin öldüğünü, dördünün yaralandığını öğrendik.

2. pilot: Kusacağım.

1. pilot: Oof kahreretsin ya.

2. pilot: Duydun değil mi?

1. pilot: Evet, berbat.

2. pilot: Şimdi hapsi boyladık ahbap.

1. pilot: Allah kahretsin. (ağlayarak)

ABD’nin elinde kaydın bulunduğunu gizlemiş olan Britanya Savunma Bakanlığı zorda.

Saldırıda İngiliz onbaşı Matty Hull öldü, dört asker de yaralandı. Saldırıdan kurtulan askerler bir soruşturma kapsamında olayı tüm detaylarıyla anlattı, ancak İngiliz hükümeti hala kokpit kayıtlarının ABD ordusu tarafından resmen verilmesini bekliyor.


Hull'u öldüren uçak ABD'nin envanterindeki zırhlılara ve piyadelere karşı kullanılan A-10 Thunderbolt II. Bu uçağın 30mm'lik GAU-8 Avenger (resimde) makinalı silahından çıkan mermiler Hull'u öldürdü.(ki bu dünyanın en büyük makinalı silahı olarak bilinir)

I. görüntüde, 2 kez saldıran A-10'un yol doğrultusuna geldiğinde ateş ettiğini görebilirsiniz. (Görüntünün bozulduğu an...)

:: A-10...



A-10 makinalı tüfeği hidrolik bir sistem ile ateşleniyor ve mermi yüklemeside özel bir sistem ile yapılıyor. A-10'un sırrı mermilerini çok kısa sürede boşaltmasında saklı...

Ek olarak havadan karaya "hellfire" uranyum katkılı misil taşıyan uçak yüksek manevra kabiliyeti ile yer ekiplerine destek veriyor.

A-10 savaş uçaklarının merkezi ABD/Arizona'da bulunuyor...

Uçak bir helikopterden bile daha esnek manevra kabiliyetine sahip demek yanlış olmaz (hızlı ve tkin bir biçimde hedef doğrultusuna ikinci dönüşünü gerçekleştirebiliyor...). Bu hızı nedeniyle kolay hedefte olmuyor.

I. körfez savaşında ırak kara kuvvetlerine büyük zarar veren 2 adet savaş aracı apache ve A-10 . Çünkü bu iki araç tamamen zırh delmek üzerine tasarlanmışlar. Yerde ise zırhlı araçlar için Abraham (m1a1-2) tankları aynı işi uranyum katkılı mermileri ile gerçekleştiriyor.




28 Temmuz 2007 Cumartesi

:: NASA ve Wernher von Braun...



II. Dünya savaşından sonraki teknolojik atılımda savaş sırasında üretilen ara teknolojilerden kaynak aldığı rahatlıkla görülmektedir.

Bunu amerikan havacılık ve uzay dairesinin kurulmasında etkin rol oynayan, v2 roket tasarımcısı "Wernher von Braun" 'dan da anlayabiliriz.

NASA'nın kurucusunun bir SS subayı olduğunu çoğu kişi bilmez. Sovyetler ve ABD arasındaki Broun'u kapma yarışını amerikalılar kazandığından, bugünki NASA teknolojik bilgi desteğini broun'dan aldı (Almanlardan). Bunu inkar edende yok...

Broun'un hakkı da yenilmemeli. Broun gerçek bir roket tasarımcısı hatta modern roket tasarımının kurucusu diyebiliriz (roketleri ilk kez çinliler kullanmıştır). II. Dünya savaşı sırasında özellikle ingilizlere V2 roketleri ile ağır zararlar veren almanlar V3 roket tasarımına başladığında savaş sona ermişti. İngilizler V2 roketlerine karşı birşey yapamadıklarınıda açıklamışlardı. Roketler saatte 5000 kilometreye varan hızlarda hareket ettiklerinden durduracak anti roket çalışması mümkün değildi (ki hala mümkün değil... Scout&patriot savaşı...)

Resimde kolu kırık olarak görülen broun amerikan askeri yetkililerince tutuklanıyor (aslında özgür bıraklıyor...)

:: Küresel Isınma ve insan aktivitesi... III



Küresel ısınmayı tetikliyormuyuz, kaynakmıyız yada süreci hızlandırıcı katalizörmüyüz...

Olayı bir boyutu ile incelemek bilimsel olmayacağı için açıyı genişletmek zorunlu.

Eğer gerçekcilikten ve bilimsellikten uzak çözümler bulmak zor olacaktır.

Küresel ısınma geçmişte yine olmuş...

Bu kadar hızlı gerçekleşmiş mi?

Yavaş da olsa gerçekleşecekmiydi?

Haber dizisinin devamı...

:: Antarktik gün doğumu...


Güneş 10 haftanın ardından antarktika'ya tekrar merhaba diyor...

Güney Afrika Ulusal Antarktik Keşif ekibi üyesinin 26 temmuz'da çektiği görüntü yazın (bizim için kışa dönüşün) başlangıcı...

Keşif Ekibi daha önce o bölgeden alınan aurura görüntüsünü göndermişti...

Kaynak : Spaceweather.com

:: Ne kadar anlıyorSun bakAlım? -NSA- 2/5



NSA, ABD/Maryland'da karakutu takma adlı binasından yönetiliyor...

Şuandaki yöneticisi Keith B. Alexander...

NSA'nın 2006 yılında yayınlanılan kamuya açıklanmış stratejik planına aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz.

http://www.nsa.gov/about/about00006.cfm


Aşağıdaki grafkte NSA'nın sinyal istihbarat işlemini nasıl işlediğini kabaca görebilirsiniz. Aşağıdaki diyagramda "Used It - Know it" kavramlarının yer değiştirebileceğini rahatlıkla görebilirsiniz...

Diyagram işlemin çok küçük bir kesitidir ve içinde eksiltme mevcut olması muhtemeldir.



NSA ayrıca, RedHat tabanlı linux'lada (fedore, Scientific Linux...) kullanılan, "güvenliği geliştirilmiş linux" çekirdek ve modüllerinde yürütücüsü...

SE-Linux çekirdeği diğer linux dağırımları içinde derlenebiliyor.


27 Temmuz 2007 Cuma

:: İklim araştırmaları için yeni araç AIRS...


NASA'nın yeni modellemesi ile ağaçlardan, su buharı, sera gazları, ozon, havadaki tozun iklimi nasıl değiştireceğini öngörüyor...


NASA'nın kızılötesi alıcısı veya diğer ismiyle AIRS, NASA'nın Aqua uzayaracı üzerinde bulunmaktadır....

CO animasyonu için tıklayınız...

Daha fazla bilgi : http://www.nasa.gov/vision/earth/lookingatearth/airsf-20070725.html

http://aqua.nasa.gov/
Kaynak : NASA



:: Ne kadar anlıyorSun bakAlım? -NSA- 1/5

National Security Agency, Amerikan Güvenlik Ajansı...




Tanıtım filmindeki 02:05,01:56 ve 01:52 saniyelerine dikkatle bakın!
Ekipmanlardan filmin güvenlik süresini tamamladığını tahmin edebilirsiniz. Ekipmanlar 10 yaşına sahip gibi..

NSA'yı biraz tanıyalım (neden tanıyalım dendiğinde istihbaratın ne kadar önemli olduğunu bilmeyen ülke yoktur!) Dünyanın en büyük haber almanın CIA değil günümüz bilişim çağında NSA olduğunu bilecek kişinin az olduğunu düşünmek hata olmaz...

NSA, dünya üzerinde elektronik haberleşmeyi dinler.

NSA, 1952 yılında ABD başkanı Harry S. Truman'ın genelgesiyle kurulmuştur.

NSA, dünya genelinde iletişim istihbaratı yapar. Bu kurum uzun süre gizli kalmayı başarmıştır.

NSA iç ve dış iletişimi denetim altında tutarak ABD güvenliği açısından gerekli olanları ayırmakla ve tasnif edip diğer birimlere sunarak çalışır.

CIA çok önemli bir istihbarat servisi olarak ön plana çekilsede NSA, en önemli gizli servis ve elektronik istihbarat örgütü durumundadır.

NSA yapısal olarak Merkezi güvenlik servisine bağlıdır (Central Security Service).

NSA, Sinyal istihbaratı yapar. Bu telsiz, kablosuz telefon, radar, uydu sinyalleri ve buna bağlı internet trafiğinide izler.

NSA'nın çeşitli ülkelerde "özel şirket" görüntüsü altında veya bazı askeri üslerde merkezleri mevcut. Bu merkezler ve ABD'deki NSA merkezinde yaklaşık 50 bin personelin bulunduğu çeşitli kaynaklarda yer alıyor.

NSA, Türkite'de ABD üsleri ve büyükelçilkleri dışında Ankara'da özel bir "mühendislik" şirketi görünümünde faaliyet gösteriyor. NSA şirketinin varlığı, Ankara'daki büroda 19 yıl görev yapan emekli Deniz Astsubayı Mehmet Özkan Birben'in, 'izin paralarını alamadığı' gerekçesiyle açtığı dava ile ortaya çıkmıştı.

Birben, mahkemeye sağlam deliller sunmuştu. Bu deliller arasında NSA'da çalıştığı süre içinde kendisine verilen başarı belgeleri, sadece NSA görevlilerinde bulunan özel rozeti ve 19 yıllık görev süresinde gizli örgütün Türkiye bürosunda çalışan Amerikalılar ile çektirdiği fotoğraflar vardı.

NSA’nın, Türkiye’de faaliyet gösterdiği yönündeki iddiaları reddetti ancak, 22 bin dolarlık izin paraları Birben’e paravan şirket tarafından olay büyümesin diye hemen ödendi. Ödeme yapıldıktan sonra NSA, Birben’i zorla para sızdırmaktan Türk askeri makamlarına şikayet etti. Ankara Merkez Komutanlığı da NSA’nın şikayeti üzerine Birben’i gözaltına aldı. Bu gelişme üzerine Birben de, NSA'nın asılsız ihbarı nedeniyle gözaltına alındığını ileri sürerek örgüt aleyhine 25 milyar liralık manevi tazminat davası açtı ve davayı kazandı. Bu dava, NSA’nın Türkiye’deki varlığını resmi olarak kabul etmesi açısından büyük önem taşıyor.

NSA, ABD şirketleri lehine ekonomik casusluk yapıyor

NSA, bir istihbarat örgütü olması hasebiyle sadece ulusal güvenlikle ilgili faaliyetlerde bulunduğu düşünülebilir. Ancak NSA, ülke çıkarları için ihtiyaç duyulan her alanda devreye girip hizmet verebiliyor. Bunu ilerleyen yıllarda teknolojik casusluk da yapmaya başlaması ve ABD şirketlerine de hizmet verir hale gelmesi net bir şekilde gösteriyor. NSA, ABD firmalarına girecekleri ihalelerde üstünlük sağlamak için rakip firmaların iletişimine kulak kabartmış ve AB’nin büyük tepkisini çekmiştir.

İzleme faaliyeti nasıl yürütülüyor?

Gelelim, NSA tarafında çeşitli yollarla elde edilen verilerin nasıl değerlendirildiğine. Sinyal istihbaratı yöntemiyle toplanan tüm veriler, öncelikle NSA merkezine aktarılıyor. Bu veriler, dünyanın çeşitli yerlerindeki üsler, uydu yer istasyonları, dünya yörüngesindeki uydular, casus uçaklar, gemiler ve denizaltılar tarafından elde edilmektedir. Veriler bir telefon konuşması kaydı, internette dolaşan veri trafiği, radar imajları, telsiz sinyalleri olabilir. Bu veriler tahmin edilebileceği gibi yasal olmayan yöntemlerle elde edilmektedir. ABD, bireylere ve kurumlara ait iletişimi dinleyerek suç işlemektedir.

Echelon sistemi, topladığı istihbarat bilgilerini "Intelink" adlı bir bilişim ağıyla kullanıcılara paylaştırıyor. Intelink, ABD'nin 13 ayrı istihbarat örgütüyle bazı dost istihbarat örgütlerini birbirine bağlıyor. Yetkili kullanıcılar bir "ana sayfa" üzerindeki haritanın çeşitli yerlerine tıklayarak istedikleri ülke hakkındaki istihbarat bilgilerine ulaşabiliyorlar.

Yarım saatte 1 milyondan fazla bilgi inceliyor

Elde edilen bu veriler, Sözlük (Dictionary) adı verilen bir filtreleme sisteminden geçiriliyor. 1982 yılında eski NSA direktörü William Studeman'ın verdiği bilgiye göre tek bir istihbarat toplama sistemi, yarım saat içinde 1 milyondan fazla girdi sağlayabiliyor. Filtreler, bunların 6500'ü dışındakileri atıyor. Bunlardan 1000 kadarı, bir sonraki kademeye iletilmeye değer bulunuyor. Analistler bunların içinden normal olarak 10 tanesini seçiyor ve bunlardan yalnızca bir tanesi sonunda bir rapor haline geliyor.

Echelon sistemi ile takip edilen telefon görüşmeleri, ses tanıma özelliğine sahip bilgisayarlar tarafından analiz edilir. Takip edilmesi istenen kişinin ses örneği sistemde kayıtlı olduğu için, kişi telefon görüşmesi yaptığında sesinden tanınarak takibe alınabilir.

Konuşmalar ses kaydı olarak elde edildikten sonra, otomatik olarak metne dönüştürülür.

Oluşturulan metinler, sözcük sözcük taranarak içlerinde "anahtar sözcük" olup olmadığı da sınanır. Eğer görüşme anahtar kelime içeriyorsa, bilgisayarlar o görüşmeyi hem ses hem de metin dosyası olarak arşivler.

Daha sonra görüşmeyi kimin yaptığının tespitine gelir sıra. Uydularla birbirine bağlı Echelon ağı, görüşmenin yapıldığı ülkenin kayıtlarına ulaşarak o insanların kimliklerini belirler. Duruma göre, ilgili kişinin bulunduğu ülkeyle güvenlik anlaşması varsa, konuyu o ülkenin güvenlik servislerine bildirir.

Kaynak : Melih Bayram Dede

---

ABD'nin süper gizli servisi NSA'nın dinleme faaliyetlerini Hürriyet'e anlatan eski ajan Wayne Madsen'e göre Türkiye'de halen iki dinleme istayonu var. Hürriyet Washington muhabiri Kasım Cindemir'in görüştüğü Madsen müthiş itiraflarda bulunuyor. 4.6.2001 tarihli sıradışı görüşme aşağıda.

ABD'nin süper gizli servisi NSA'nın dinleme faaliyetlerini Hürriyet'e anlatan eski ajan Wayne Madsen'e göre Türkiye'de halen iki dinleme istayonu var. İşte NSA'nın dinledikleri:

• Apo çok geveze ve aptaldı. Cepten konuşmadan edemezdi. Rusya'da Korfu'da her yerde dinledik.

• Dudayev'i Refah'ın verdiği uydu telefondan dinledik. Koordinatları Ruslara verdik. Onlar da öldürdü.

• Carlos, Sudan'da sarhoşken Şam'daki arkadaşlarıyla konuşuyordu. Yerini Fransızlara bildirip yakalattık.

• Diana, kara mayınlarına karşı mücadele ettiği için, Rahibe Teresa da kürtaj karşıtı olduğu için dinleniyordu.


ABD istihbarat servislerinin ‘süper gizlisi’ olarak bilinen NSA'da çalışmış bir ajan, tüm dünyayı dinleyen ‘‘dev’’ telekulağın öyküsünü İnsanların özel yaşamının dinlenmesine karşı olduğu için şimdi muhalif olan Madsen, NSA'nın (National Security Agency) halen Türkiye'de dinleme istasyonları bulunduğunu söyledi. Madsen, bu iki üsten, İran, Irak, Kafkaslar ve Rusya'nın iç bölgelerinin izlendiğini, radar imajları, radyo sinyalleri ve telemetri gibi faaliyetlerin yürütüldüğünü kaydetti. Ajan Madsen, Türkiye'de daha çok NSA üssünün bulunduğunu, ancak sayının ikiye indirildiğini ve diğerlerinin Türkler'e devredildiğini belirtti.

Wayne Madsen, ‘Yunanistan’daki tüm NSA tesisleri kapatıldı ve onlara güvenmediğimiz için de hiçbirini devretmedik, hepsine kilit vuruldu' dedi. Madsen, NSA'nın KKTC'de bile halen bir tesisi bulunduğunu söyledi ve ‘1974’den sonra bir anlaşma yapıldı. Buradan Ortadoğu izleniyor, Türkler ile birlikte çalışıyoruz' diye konuştu.

Apo çok geveze

Özel ajan olarak takdir belgesi bulunan Wayne Madsen, Abdullah Öcalan'ın ‘çok geveze ve aptal’ olduğu için kendisini ele verdiğini, PKK'nın başının, Suriye'den çıktıktan sonra Kenya'da yakalanıncaya kadar NSA tarafından izlendiğini söyledi.

Madsen, ‘Öcalan, çok geveze biri, cep telefonundan konuşmadan edemezdi ve biz de nerede olduğunu hemen belirlerdik. Rusya’dan başlayarak, Korfu Adası dahil her noktada dinledik. Öcalan'ın izlenmesinde İsrail'in de katkısı oldu. Öcalan, çok aptalca davrandı. Dinleneceğini bilmesi gerekirdi' dedi.

Dudayev'in yerini biz bildirdik

Madsen, Çeçen lider Cahar Dudayev'in nerede olduğunu da NSA'nın tespit ettiğini söyledi ve hatta bulunduğu yerin koordinatlarının ABD tarafından Moskova'ya verildiğini söyledi. Madsen, Dudayev'in öldürülmesinde NSA'nın üstlendiği rolü şöyle anlattı: ‘Dudayev Refah Partisi’nin verdiği uydu telefonu kullanıyordu. NSA yerini ve koordinatlarını belirledi ve Başkan Clinton'a bildirdi. Bill Clinton, Moskova'da idi. Boris Yeltsin'in yeniden seçilmesini istiyordu. Çeçen lider Cahar Dudayev'in yerini ve koordinatlarını Yeltsin'e bildirdi. Ruslar, Dudayev'i hemen öldürdü. Boris Yeltsin de Clinton da yeniden seçildi. Aslında, Başkan Clinton'ın yaptığı yasalara aykırıdır.'

Çakal'ı yakalattık

Madsen, ‘Çakal’ lakaplı terörist Carlos'un da NSA tarafından bulunduğunu söyledi. Carlos, Sudan'da sarhoş iken Şam'daki arkadaşlarıyla konuşuyordu. NSA, Sudan'ın başkenti Hartum'da olduğunu Fransızlar'a bildirdi ve Carlos bir operasyonla yakalandı.

Wayne Madsen, NSA'nın, ABD ulusal çıkarları için gerekli görülmesi halinde ‘herşeyi ve herkesi’ dinleyebileceğini ifade etti. Bu çerçevede, NSA'nın telekulaklarının, Prenses Diana ve Rahibe Teresa'yı bile dinlediğini söyleyen Madsen, ‘Öyle gerekiyordu’ dedi. Wayne Madsen, Prenses Diana'nın mayınlara karşı savaş açmasının ABD politikasına ters düştüğünü ifade etti. Benzer şekilde Rahibe Teresa'nın kürtaj ile ilgili görüşleri de ABD'nin hoşuna gitmiyordu. Wayne Madsen, Greenpeace ve Uluslararası Af Örgütü gibi kuruluşların NSA tarafından sürekli dinlendiğini de kaydetti.

66 ayrı dilde dinleme faaliyeti

Geçenlerde yayınlanan ‘Body of Secrets’ kitabıyla gündeme gelen NSA'nın (National Security Agency) sadece Maryland Eyaleti'ndeki merkezinde 22 bin personel çalışıyor ve toplam çalışanların sayısı 50 bini buluyor.

Eski ajan Wayne Madsen, ham bilgileri değerlendiren bir analist olarak ABD Donanması, Dışişleri Bakanlığı, FBI ve NSA'da yıllarca hizmet verdiğini söyledi. Madsen, NSA'nın tüm dünyadaki, telefon, faks, cep telefonu, e-mail, uydu telefonu konuşmalarını ve yazışmaları çözebilen SIGNET adında ileri teknoloji ürünü bir ağ kurduğunu belirtti. Wayne Madsen'e göre SIGNET, Avrupa'nın tartıştığı Echelon'dan çok büyük ve çok kapsamlı. Echelon ile sadece İntelsat gibi ticari sistemlerin haberleşmesi alınabiliyor. SIGNET, istenilen herkes ve herşeyi izliyor. dedi.

Madsen, NSA'nın Türkçe dahil 66 yabancı dili ve hatta aynı dilin farklı şivelerini bile rahatlıkla dinlediğini söyledi. NSA'nın Ft. Meade'deki merkezine ‘kripto şehri’ denildiğini belirten Madsen, kurumun başına hep ‘üç yıldızlı bir general’ atandığını söyledi.

http://en.wikipedia.org/wiki/Wayne_Madsen

(4 Haziran 2001, Hürriyet)
http://webarsiv.hurriyet.com.tr/2001/06/04/302763.asp

http://www.waynemadsenreport.com/

Küba füze krizi ile ilgili bilgiyi kaynağından öğrenin!

George Washington Universitesinden Küba füze krizi, Türkiye, NSA...

http://www.gwu.edu/~nsarchiv/nsa/cuba_mis_cri/audio.htm

Yukarıdaki bağlantıda gerçek sesler ile dinleyebilirsiniz.

Koca kulak BM'de

Türkiye'de de faaliyet gösterdiği ortaya çıkan Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA), BM Güvenlik Konseyi'nin savaşa karşı ya da kararsız üyelerini izlemeye aldı. Telefon ve e-postalar takipte İngiltere'de yayınlanan The Observer Gazetesi, 'ABD'nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nden Irak savaşına olanak veren ikinci bir karar çıkarabilmek için kirli taktiklere başvurduğunu, bunun için de anahtar öneme haiz Güvenlik Konseyi üyelerinin telefonlarının dinlenmesi ve elektronik posta mesajlarının ele geçirilmesinin planlandığını'' öne sürdü.

Dört bir yandan dinleme

'Gözetleme ve dinleme operasyonunun, BM Güvenlik Konseyi üyelerinin ve işyeri telefonlarının dinlenmesi ve mümkün olan ölçüde elektronik postalarının kontrol altında tutulmasını öngördüğünü'' yazan gazete, habere, 'bütün dünyadaki telekomünikasyonu ABD çıkarları doğrultusunda kontrol altında tutmak amacıyla kurulan Ulusal Güvenlik Ajansı'nın (NSA) yetkilileri tarafından yazılmış bir elektronik posta mesajından ulaştığını'' açıkladı. The Observer, bu mesajın, 'hem ABD içindeki ilgili kuruluşlar ve bunların üst düzey ajanları, hem de dost yabancı ülkelerin gizli servislerine gönderildiğini'' belirtti.

NSA'nın Bölgesel Hedefler Bölüm Başkanı Frank koza tarafından gönderilen ve basına sızan e-posta emrinde, 'Delegasyonların, sadece Birleşmiş Milletler içinde yaptıkları değil, evlerinde ve ofislerinde yaptıkları özel konuşmaları da izleyerek, yararlı olacak bilgileri, amirlerinize ve istihbarat analistlerine ivedilikle iletiniz' ifadesi dikkat çekiyor.

Üye eğilimleri öğrenilecek

Üzerindeki gözetleme ve dinleme baskısı artırılan BM Güvenlik Konseyi üyeleri arasında, Angola, Kamerun, Şili, Bulgaristan, Gine ve Pakistan bulunuyor. Gazete, bu ülkelerin oylarının kazanılması için ABD ve İngiltere'nin büyük bir savaş verdiklerini, bunun için de BM'deki temsilcilerini yakın takibe aldıklarını ve bir eğilim değişikliği olup olmadığını gözlemeye çalıştıklarını bildirdi.

Observer, 'kritik ülkeler olarak kabul edilen ve başlarını Fransa, Almanya ve Rusya'nın çektiği ülkeler bulunduğunu ve bunların da özel bir izlemeye tabi tutulmasının istendiğini'' yazdı.

NSA, Türkiye'de de ortaya çıktı

Gazete, 'gözetleme ve dinleme operasyonunun sadece bu ülkelerin nasıl oy vereceklerinin anlaşılması için değil, politikalarının daha iyi anlaşılması, pazarlık unsurları ve güçlerinin önceden anlaşılması, müttefikleri ve bu ülkeleri takip eden ülkelerin olup olmadığının ortaya çıkarılabilmesi için yapıldığını'' belirtirken, bu operasyonu başlatan elektronik posta mesajinın ise 31 Ocak 2003'te gönderildiğini kaydetti.

Emekli asker Mehmet Birben'in NSA'ya karşı başlattığı hukuk savaşının ardından bu örgütün Türkiye faaliyeti ortaya çıkmıştı.

http://www.aksam.com.tr/arsiv/aksam/2003/03/03/dunya/dunya1.html


1957 - Karamursel listening post built on Sea of Marmara 37 mile SE of Istanbul Turkey, to monitor Russian transmissions. On Aug. 26 Russia announced successful test of ICBM rocket, the liquid-fueled SS-6. On Oct. 4 Russian Russia launched Sputnik. The Jodrell Bank radio telescope, started by Sir Bernard Lovell as the world's first radiotelescope, was rushed to completion and on October 11 the carrier rocket of the Sputnik was successfully detected by radar. The parabolic antenna 250 ft in diameter that could transmit and receive radio or radar waves, and would be used by the NSA to monitor foreign government transmissions like the Karamursel post.

http://history.sandiego.edu/gen/20th/nsa.html

(Kaynaklar ABD üniv.)

Şu başlık güzel :
The NSA: How Much Should We Know? How Much Should We Trust? (Bunu bir ABD vatandaşı düşünüyor...)

http://www.unc.edu/depts/diplomat/archives_roll/2001_10-12/book_dale_nsa/book_dale_nsa.html

26 Temmuz 2007 Perşembe

:: Kuyrukluyıldızın renkleri...

VZ13 Kuyrukluyıldızını neden mavi-yeşil görülür?...

Cavap: Siyanojen (CN), Diatomik Karbon ve şaşırtıcı şekilde amidojen (NH2). Bu bileşenler 12 temmuz'da John Cordiale (NY/ABD) tarafından ayrıştırılmış...

Yukarıdaki resim, VZ13 LINEAR'ın spektrografıdır.

Detaylı görüntü için resimin üzerini tıklayınız.

Kaynak : Spaceweather.com

:: Uzay çöpü...

Ağırlık : 635 kg...
Boyut : Yaklaşık iki buz dolabı büyüklüğünde...

Modül ismi : İlk amonyak servisi (EAS)

Montaj tarihi : 2001

Görevi : Uluslararası Uzay İstasyonunu soğutmak...

Kevin Feter'in düşük ışık video kamerasını kullanarak 25 temmuz'da çektiği videoya buradan erişebilirsiniz.

Amonyak tankı parlaklığını atmosfere girinceye değin arttıracak. Bu süre bir yıl boyunca süreceği hesaplanıyor...

Fakat parlaklığı çıplak gözle görülecek bir parlaklığa ulaşamayacak...

Kaynak : Spaceweather.com

25 Temmuz 2007 Çarşamba

:: Lekesiz bir güneş...

Güneş üzerinde şuan güneş lekesi bulunmuyor...

Güneşin solar minumuma doğru gittiği ve lekelerin daha da azalmalası bekleniyor...

11 yıllık döngü içerisinde güneş şuan yapılan modellerde henüz solar minumum durumunda değil, fakat belkide minumuma ulaşıyor...

Görüntü SOHO uydusundan alınmış 17,1nm dalgaboylu güneş görülüyor.

Görüntüde koronal delikleri görebilirsiniz (siyah bölgeler -görece manyetik olarak soğutulmuş-).

Aşağıda 11 yıllık güneş döngüsünü görebilirsiniz. Resim güneş lekesi/zaman fonksiyonudur.


Kaynak : NASA/NOAA

24 Temmuz 2007 Salı

:: Astronomide günün resmi... NASA


Sipiral galaksi M83: Güney fırıldağı Hydra...

Çizgili bir sipiral galaksi olan M83, bizim galaksimiz samanyolunun benzeri...

Galaksinin bulunduğu gurup, Centaurus A ve NGC 5253'yi içine alıyor...

Galaksi 15 milyon ışıkyılı uzaklıkta...

M83 Galaksisi ayrıca birkaç supernova patlaması ile de kayıda geçmiş durumda...

Kaynak : NASA

:: Chandra uzay teleskopu "pirana karadeliği" yakaladı...


Süperkütleli karadelik genç bir galaksi kümesinde hızla büyüdü.

NASA'nın x-ışını gözlemevi Chandra'nın yeni sonuçları "hızlı-izleme" olarak nitelendirdi.

Karadeliğin akvaryumdaki balık misali, galaksi ve küme içerisindeki etkisini arttırıyor.

Kaynak : NASA

23 Temmuz 2007 Pazartesi

:: 199$'lık Asus EeePC Notebook PC Yakında Piyasalarda...

İşletim sistemi olarak Xandros türevi özel bir işletim sistemi geliştirilmiş. Fiyat olarak oldukça uygun. Teknik özellikleri de alt kullanıcı grubu için fazlasıyla yeterli:

:: Uluslararası Uzay İstasyonunun, 15. Ekibi uzay yürüyüşü...


15. Ekibinin yaptığı öenmli operasyon, amonyak deposunu sökerek atmosfere bıramaktı.
İşlem başarıyla tamamlandı.

İstasyon, ağustos ayında endeavour uzayaracını bekliyor.

Kaynak : NASA

22 Temmuz 2007 Pazar

:: MARS Rover'ları ve toz fırtınası...


Resimde, mars rover'ı opportunity'nin, toz fırtınasından dolayı mars atmosferinin 5 gün aralıklarla nasıl karardığı görülüyor...

Opportunity'nin güneş panelleri günde 700w güç üretebiliyor. Şuan panellerinde 130w güç alnıyor.

Kaynak : NASA

:: Uzay istasyonu kurdu!


Haziran 19'da Atlantis İstasyondan ayrılırken alınan görüntüde istasyondan ayrılan garip bir parça dikkat çekiyor.

Kıdemli uydu gözlemcisi John Locker (Englan), Ku bandında yakalanan radyo sinyalinde "istasyon worm'u" olarak çağrı gönderildiğini söylüyor.

Bu worm'un uzay yürüyüşü yapan astronotlardan birinin güvenlik kayışı olabilir.

2. bir ihtimal uzay aracının nozülünden kopan bir parçada olabilir.

Tam görüntüyü indirmek için tıklayınız.

Kaynak : Spaceweather.com

:: Aurora...


Resimdeki aurora 21 tammuz'da Wisconsin/ABD'de çekilmiş.

K-Sınıfı ile 5 şiddetinde olan fırtına bugün sonlandı ancak ayın 26'sında yeni bir fırtına başlayacak.

Kaynak : Spaceweather.com

21 Temmuz 2007 Cumartesi

:: Mars Roverları Tehlikede...

NASA'nın Mars roverları, Spirit ve Opportunity enerji krizi ile karşı karşıya...

Toz fırtınaları güneş ışığının %99'unu engelliyor ve bu yüzden aracın sürücü sistemleri ile bilim operasyonları durmak zorunda kalıyor...

Gezegendeki toz fırtınası haziran ayında başladı ve hızlı bir şekilde gezegene yayıldı.

Yüksek yörüngedeki "Mars Odyssey" uzayaracı bütün mars atmosferinin opaklığını gözlemleyebiliyor.

Amatör astronomlar'da boş durmayıp fırtınayı görüntülüyorlar...


Haberin tamamı : http://science.nasa.gov/headlines/y2007/20jul_duststorm.htm

Kaynak : Spaceweather.com /NASA

20 Temmuz 2007 Cuma

:: Cassini, Satürn'ün 60. uydusunu keşfetti...

Uzay aracı cassini'nin, güçlü, geniş açılı kamerası tarafından yakalanan küçük uyduya S/2007 S4 ismi verildi.

Daha fazla bilgi : http://www.nasa.gov/mission_pages/cassini/whycassini/cassinif-20070719.html

(Görüntüleri büyütmek için üzerini tıklayınız.)

Kaynak : NASA

:: STS-118 ekibi, gerisayım öncesi eğitim ve provalara devam ediyor...


Ekip 118, Kennedy Uzay Merkezinde uçuş kıyafetleri ile ilgili eğitimi bugün tamamladı. Bu eğitimde güvenlik ile ilgili bir brifing alan ekip hazırlıklarına devam ediyor.

Kaynak : NASA

:: Tropikal Alçak basınç alanı "Cosme" Hawaii'nin büyük adasına doğru ilerliyor...

Tropikal fırtına 21-22 Temmuz'da hawaii'nin büyük adasının üzerinden geçmesi bekleniyor...


Aşağıda gerçek zamanlı görüntü görünüyor.

21.07 > Fırtına karaya yaklaşırken karşılaştığı Y.B'den dolayı dağılıyor gibi görülüyor...


22/07 > Fırtına Hawaii'yi pas geçti.

Kaynak : NASA/NOAA

::Prominanslar...


Videodaki prominanslar bir manyetik yolu izleyerek tekrar güneşe dönüyor gibi görünmüyor. Daha çok bir baca gibi tütüyor demek daha doğru olur.
Prominansların yüksekliği yaklaşık dünya boyutunda...

Kaynak : Spaceweather.com

19 Temmuz 2007 Perşembe

:: Elementleri elemek...


Ama unutmamak lazım, bize bu bilgiler yanlış gibi gelsede bu çalışmalar olmasaydı, yanlışlardan daha doğrular elde edilmezdi (doğrular değil!'). Bu konuda Tubitak yayınlarından "Galileo'nun Buyruğu" kitabını tavsiye edebilirim.

-------------------

Did you know?
The ancient Chinese believed that the five basic components (in Pinyin, Wu Xing) of the physical universe were earth, wood, metal, fire, and water. And in India, the Samkhya-karikas by Ishvarakrsna (c. 3rd century AD) proclaims the five gross elements to be space, air, fire, water, and earth.

---------------

:: Endeavour ekibi 7 Ağustos için hazırlanıyor...

7 Ağustos'da fırlatılacak endeavour ekibi çalışmalarına devam ediyor.

STS-118 Ekibini taşıyacak endeavour uzayaracı, fırlatma rampası 39A'dan yolculuğuna başlıyacak (aşağıda.)

Yukarıdaki resimde endeavour ekibi fırlatma rampası acil durum kaçış prosedürlerini gözden geçiriyorlar.

Aşağıda fırlatma rampası 39A görülüyor.



18 Temmuz 2007 Çarşamba

:: Prominans...


Şuan güneşin güney doğu bölgesinde gerçekleşen prominans görüntüsü.
(Resimdeki dünya kıyas için verilmiş...)

Kaynak : Spaceweather.com

Aşağıdaki görüntü gerçek zamanlıdır.


Kaynak : SOHO/NASA

:: Koronal delik...


Bugün güneşin atmosferindeki büyük koronal delik bizim doğrultumuza geldi...

Hinode uydusundan alınan görüntüdeki koronal hole, manyetik alan bölgelerinin arasında kalan geniş bölgelerden kaçan parçacıklar ile oluşuyor. Bu parçacıkların dünyaya ulaşması ayın 20'sini bulacak ve atmosferimiz ile etkileşerek auroralara sebep olacak.

Aradaki süre, aramızdaki yaklaşık 150 milyon km'lik mesafeden kaynaklanmaktadır.

Kaynak : Spaceweather.com

17 Temmuz 2007 Salı

:: ABD, Pensilvanya'da NLC'ler...

15 Temmuz, yerel saat ile 21:30'da alınmış "gece parıldayan bulut" görüntüsü.

Fotoğraf, Jeffrey Berkes tarafından alınmış.

Kaynak : Spaceweather.com

16 Temmuz 2007 Pazartesi

:: Endeavour’da ‘u’ krizi...


Alttaki haberde de bir faça hatası var gibi ! Haberi birkaç kaynakktan kontrol ettiğimde geminin façası değil, hazırlanan banner'ın façası bozulmuş :) (Faça kelimesi haberde geçtiği için kullandım :)

Mekiğin yan ve kanat yazılarını rampaya ilk ulaştığı zamanki fotoğraflarda kontrol ettim ve eksik olan bir şey yoktu...

Sol > http://www.nasa.gov/images/content/182122main_07pd1827.jpg
Sağ > http://www.nasa.gov/images/content/182116main_07pd1825.jpg
Kanat > http://www.nasa.gov/images/content/182125main_07pd1828.jpg

Yani haber çevirilirken bir hata olmuş sanırım.

Diğer haber kaynakları...

ABD’nin Havacılık ve Uzay Dairesi NASA, 7 Ağustos ateşlemesi için fırlatma rampasında beklettiği “Endeavour” uzay mekiğinin adındaki “u” harfini unutunca mahcup oldu.

CAPE CANAVERAL - Gövdesine “Endeavor” yazılan uzay mekiğinin “façası bozulmuş” eksik hali Florida eyaletinde bulunan Cape Canaveral Kennedy ana uzay üssündeki rampada fark edildi.

Adını 18. yüzyıl İngiliz kaşifi haritacı amiral James Cook’un (1728-1779) gemisinden alan mekikteki “u” harfi eksiği, Amerikan İngilizcesindeki imla alışkanlığından kaynaklandı. Rampada yapılan 90 dakikalık çalışmayla “u” harfi yerine konuldu.

Çok kullanımlı mekikler, özellikle Yer’e dönüşte atmosfer sürtünmesinin 2 bin derece sıcaklığında bozulduğundan yeniden boyanıyor.

Endeavour’un biri Kanadalı 7 kişilik mürettebatı, Yer yörüngesinde 360-400 kilometre irtifada yapımı süren Uluslararası Uzay İstasyonuna (UUİ) yapacakları seyahatte, istasyonun inşaatını sürdürecek ve Spacehab modülünün parçasıyla ek platformun montajını yapacak.

UUİ’nin inşaatının 2010’a kadar tamamlanması ve 3 mekikten oluşan filonun da emekliye ayrılması öngörülüyor.

Endeavour’un (Tam Mücadele) 2002’den bu yana ilk uçuşu söz konusu. Mekik, 22’si UUİ’ye olmak üzere bugüne kadar 118. uçuşunu yapacak.

Kaynak : NTVMSNBC

15 Temmuz 2007 Pazar

:: Güneş dışı bir gezegende su...

Bilim adamları, güneş sistemi dışındaki bir sistemdeki gezegende su buharı izine rastladı.

( Resim bir canladırmadır.)

Spitzer Uzay Teleskopu ile alınan görüntülerdeki gezegenin bir gaz devi olduğu gözlemlenmiş. Gezegen HD 189733b, ilk olarak 2005 yılında keşfedilmiş.

Gezegen ile ilgili bilginin daha da netleşmesi için Hubble uzay teleskopu kullanılarak veri toplanacağı duyuruldu...


Resimde absorbsiyon spektrumundaki imza bölgeleri görülüyor.

Kaynak : NASA

:: Türkiyenin Radyo Astronomiye adımı...


Radyo teknolojisini geliştiren ülkeler bu teknolojiyi aynı zamanda insanların refah düzeyini yükseltmek amaçlarıyla da kullanmasını bilmişlerdir. Uygulamalar tarımdan tıbba kadar değişik alanlara yayılmış, kullanılan görüntü işleme yöntemleri uzay çalışmaları sayesinde geliştirilmiş, tomografi ise analizler yapıldıktan sonra ortaya çıkmıştır. Bugün çok yaygın kullanım bulan cep telefonları, uydu haberleşme sistemleri gibi bir çok alanda radyo teknolojisi kullanılmaktadır.
Örnekler çoğaltılabilir. Bugünkü evren hakkındaki bilgilerimizin %65'i sadece radyo astronomi çalışılarak öğrenilebilir. Kuasarların, atarcaların, kara deliklerin, 3K ardalan ışımasının ve biyokimyasal hidrojen/karbon moleküllerinin keşiflerinin nedeni profesyonel radyo astronomi çalışmalarıdır.

Türkiye Ulusal Radyo Astronomi Gözlemevi projesi, Erciyes Üniversitesi bünyesinde yürütülmektedir.

:: Küresel Isınma ve insan aktivitesi... II

: Aurora Australis...

Birkaç saat önce, Güney Afrika Ulusal Antarctic keşif ekibinin aldığı aurora görüntüsü. Sıcaklığın -38 derece olduğu bölge Nunatak olarak isimlendiriliyor.

Kaynak : Spaceweather.com

Resimde görülen aurora, 100km yükseklikteki oksijen molekülleri ile güneşten gelen yüklü parçacıklar ile etkileşmesi sonucunda oluşuyor.

Aşağıda şuanki auroral aktiviteyi görebilirsiniz.



:: PHP 4 Rafa kalkıyor...

Bugün php.net adresinde yapılan bildiri ile PHP4'ün 2008 yılından itibaren geliştirilmeyeceği açıklandı. Kritik güncelleştirmeler için ise son tarih 08-08-2008 olarak belirlenmiş.


Kaynak : Fazlamesai.net

14 Temmuz 2007 Cumartesi

:: Online güvenlik aracı...

Sisteminizin ne kadar güvenli olduğunu ve yazılımlarınızın hangilerini güncellemeniz gerektiği ile ilgili bilgiyi taramanız için online bir araç.

http://secunia.com/software_inspector
INSPECTOR