NASA'nın STEREO uzay aracının aldığı en iyi görüntülerden birisi...
Uydu bir Koronal Kütle atımına maruz kalan kuyrukluyıldızı yakalamış...
Yukarıda CME'in kuyrukluyıldızın, kuyruğunu nasıl seyrelttiğini görebilirsiniz. Seyrelmenin ölçüsü CME'in şiddetininde bir ölçüsü... CME'lerin uydular ve dünya için nasıl etkiler oluşturabileceğini anlamak için güzel bir görüntü... Kaynak: NASA / STEREO
It starts with one thing I don't know why It doesn't even matter how hard you try keep that in mind I designed this rhyme To explain in due time All I know Time is a valuable thing Watch it fly by as the pendulum swings Watch it count down to the end of the day The clock ticks life away It's so unreal Didn't look out below Watch the time go right out the window Trying to hold on, but didn't even know Wasted it all just to watch you go I kept everything inside and even though I tried, it all fell apart What it meant to me will eventually be a memory of a time when
I tried so hard And got so far But in the end It doesn't even matter I had to fall To lose it all But in the end It doesn't even matter
One thing, I don't know why It doesn’t even matter how hard you try, keep that in mind I designed this rhyme, to explain in due time I tried so hard In spite of the way you were mocking me Acting like I was part of your property Remembering all the times you fought with me I'm surprised it got so (far) Things aren't the way they were before You wouldn't even recognize me anymore Not that you knew me back then But it all comes back to me (in the end) You kept everything inside and even though I tried, it all fell apart What it meant to me will eventually be a memory of a time when I
Chorus
I’ve put my trust in you Pushed as far as I can go And for all this There's only one thing you should know (2x) Chorus
Endeavour Uzay Mekiği, Ulusulararası Uzay İstasyonundan ayrıldı...
STS-126 ekibi şuan standart kontrol işlemlerini gerçekleştiriyor.Standart kontrol işlemlerinde Termal Koruma Sisteminin gözden geçirilmesi temel bir güvenlik önlemi...
Bu işlem için "Orbiter Boom Sensor System" kullanılıyor. Bu sistem robotik kola monte şeklinde çalışıyor...
STS-126 ekibi Bu sensörü kullanarak, burun şapkası ve kanat köşelerini taranıp, Houstoun merkeze göndererek işleniyor.Sonuç pozitif verildiğinde yörüngeye girme işlemi başlıyor (DeOrbit)... Endeavour, pazar günü Kennedy ve Edwards Hava Kuvvetlerine inme ihtimali var.
Güneş ile Dünya arasında 149 milyon kilometrelik bir manyetik geçit olabilir mi? Yada tonlarca yüksek-enerjili parçacığın dünyaya taşınabileceği ihtimali...
Goddard Uzay Uçuş Merkezinden, Uzay fizikçisi Davis Sibeck "Bu olay Akı Transfer Olayı (FTE)" diye isimlendirildiğini söylüyor. On yıl önce bu olay açıklanamıyordu, ancak bugün ortaya çıkarılabilecek...
Araştırmacılar uzun bir süredir güneş ve dünyanın manyetik alanları arasında ilişkinin var olabileceğini biliyoru. Dünyanın manyetosferi (Gezegenimizi çepe çevre saran manyetik balon), Güneşden gelen yüklü parçacıklardan oluşan rüzgara karşı bir savunma kalkanı grevi görüyor. Bu parçacıklar Dünyanın atmosferine girmenin yanında,manyetik alan çizgilerini izleyerek güneşin atmosferine geri dönebilir.
Bizim bildiğimize göre güneş rüzgarı manyetosferi geçtiğinde manyetik alanın yoğun olduğu bölgelere göre dünyanın atmosferine girerek atmosfer ile etkileşir. Ancak bu açıklama yetersiz kalmakta. Durum düşündüğümüzden çok daha dinamik bir şekilde işliyor.
Dünyanın manyetik alanı güneşin manyetik alanına karşı olan bir basıncıda hesaba katmak gerekiyor. Yaklaşık olarak her sekiz dakikada bir manyetik alanlar birleşerek bir bağlantı noktası oluşturuyor ve bu bağlantı noktalarında parçacık transferi gerçekleşiyor.
Bu bağlantı silindirleri yaklaşık dünya genişliğinde! Avrupa Uzay Ajansı - ESA - tarafından dört küme ve NASA'nın THEMIS probları yardımı ile (yörüngedeki 5 uydu) bu silindirilerin çapı ölçülebilmiş. Sibeck "Bu gerçek!" diyor...
Küme ve THEMIS kullanılarak FTE'ler artık modellenebiliyor. Teorisyenler bilgisayarlar yardımı ile FTE'leri öngörmeye çalışıyorlar...
New Hampshire Üniversitesinden, Uzay Fizikçisi Jimmy Raeder bu konudaki simülasyor üzerine çalışıyor. Bu bağlamda modeller Dünya ekvatoru ve kutuplarında (kış kutuplarında) oluşan silindirler modelleniyor. Aralık ayında FTE'ler Kuzey Kutbu üzerinde oluşacak, Temmuz ayında ise Güney kutbunda...
Sibeck ekliyor "FTE'leri iki çeşite ayrılabilir; Aktif ve Pasif. Aktif olanlar kolaylıkla parçacıkları sistemden sisteme aktarıyor, burada dünyanın manyetosferinin enerji durumu önemli. Pasif FTE'ler ise manyetik silindirler parçacık geçişine karşı direnç gösteriyor ve parçacıkların geçişine kolaylıkla izin vermiyor.
Konu ile ilgili makalenin açıklaması için tıklayınız.
Kaynak: NASA
Yorum: Dünyanın manyetik alanı ile Güneşin manyetik alanı arasındaki ilişki denildiğinde ilk aklıma gelen "Dünyanın manyetik kutuplarının filip etmesi". Bu olayın Güneş ile ilgili olma olasılığını akıldan çıkartmamak lazım. Sistemde en dinamik ve en erjik olan Güneşi tekrar tekrar incelenmeye değer.
I used to rule the world Seas would rise when I gave the word Now in the morning I sleep alone Sweep the streets I used to own I used to roll the dice Feel the fear in my enemy's eyes Listen as the crowd would sing: "Now the old king is dead! Long live the king!" One minute I held the key Next the walls were closed on me And I discovered that my castles stand Upon pillars of salt, and pillars of sand
I hear Jerusalem bells are ringing Roman Calvary choirs are singing Be my mirror my sword and shield My missionaries in a foreign field For some reason I can't explain Once you go there was never, never an honest word That was when I ruled the world
It was the wicked and wild wind Blew down the doors to let me in. Shattered windows and the sound of drums People couldn't believe what I'd become Revolutionaries Wait For my head on a silver plate Just a puppet on a lonely string Oh who would ever want to be king?
I hear Jerusalem bells are ringing Roman Calvary choirs are singing Be my mirror my sword and shield My missionaries in a foreign field For some reason I can't explain I know Saint Peter won't call my name Never an honest word But that was when I ruled the world
(Ooooh Oooh Oooh)
Hear Jerusalem bells are ringing Roman Calvary choirs are singing Be my mirror my sword and shield My missionaries in a foreign field For some reason I can't explain I know Saint Peter will call my name Never an honest word But that was when I ruled the world
NASA, 19 Kasım 2008. Uluslarası araştırmacılardan oluşan bir takım, Uzaydan dünyayı bombardıman eden yüksek-enerjili elektronların bulmacanın kayıp parçası olduğunu keşfetttiler...
Kozmik ışınların kaynağı belirsiz, ancak güneş sistemi dışında ve karanlık maddenin bir ürünü olabilirmi?...
Bu konudaki makale 20 Kasım 2008'de Nature dergisinde yayınlandı...
Louisiana Eyalet Üniversitesinden John Wefel "Bu büyük bir keşif diyor". Wefel "İlk kez genel galaktik arkaplandan kaynaklı kozmik ışınları ayırdık" cümlesi ile söze devam ediyor...
Galaktik kozmik ışınlar, süpernova patlamaları ve diğer şiddetli olaylardan kaynaklı, alt-atomik (subatomic) parçacıkların ışık hızına yakın hızlara ulaşması ile oluşuyor...
Samanyolu kozmik ışın bakımından bir arı kovanı gibi ve güneş sistemimizede bu yüksek enerjili parçacıkların oluşturduğu sisin içerisinde...
Kozmik ışınlar çoğunlukla protonlar, ağır atomik nükleer parçacıklar, elektronlardan oluşuyor.
Wefel ve ekibi, ilginç kozmik ışınları, tam 8 yıl boyunca Antartika üzerinde stratosfer balonları ile gözlemlemişler.
Bu balonlarda NASA'nın kozmik ışınları gözlemlemek için geliştirdiği ATIC dedektörü kullanılmış (Advanced Thin Ionization Calorimeter - Gelişmiş Zayıf İyonizasyon Kalorimetresi).
Kalorimetre çoğunlukla parçacıkların karışımını gözlemler, çoğunlukla protonlar ve iyonlar. Fakat ATIC bazı ekstra veriler bulmuş! "Yüksek Enerjili Elektron Bolluğu"...
Wefel bu durumu, sedanlari mini-vanlar ve kamyonların hareket ettiği bir yolda aniden lamborjini patlaması olmasına bezetiyor. Kozmik ışınlara eşlik eden çok sayıda yüksek enerjili elektron. 2000 ve 2003 yılındaki balon gözlemlerinde ATIC 70 ayrı elektronların enerjisinin 300-800 GeV olduğu ölçülmüş...
Bu otobanda 70 adet lombarjiniye rastlamaktı...
NASA'nın Marshall Uzay Uçuş Merkezinden, Jim Adams "Bu egzotik elektronların kaynağının güneş sistemi dışında ve bir kiloparsek uzaklıktan daha fazla değil"...
Peki neden bu kaynak göreceli olarak bu kadar yakında! Adams açıklıyor "Yüksek enerjili elektronlar enerjisini çok hızlı bir şekilde kaybediyor ve bir galaksiyi geçmesi çok zor. Bunun anlamı şu (1) Ne zaman düşük enerjili fotonlar çarpıştığında Compton saçılması gerçekleşir ve (2) bunun sonucunda oluşan elektronlar galaksinin spiral manyetik alanın boyunca kiloparseklerce mesafeyi katedebilir. Ancak bu yüksek enerjiyi açıklamaz!
Bunun anlamı bu parçacıklar yerel, yani yakınlarda oluştuğudur. Araştırmacıları çoğu bu parçacıkların birkaç yüz parsek ötede oluştuğunu düşünüyor. Karşılaştırma açısından spiral Samanyolunun diski 30.000 parsek genişliğinde ve bir parsek yaklaşık olarak 3 ışık yılına eşit.
Ancak bu enerji seviyesine, yakınlardaki bir pulsar, mikro kuasar veya bir karadelik tarafından ulaşılması düşük bir olasılık.
Bu enerji seviyesine karanlık madde neden olabilir mi? Bu sorunun yanıtı "Kaluza-Klein Teorisinde" olabilir. Bu teori diğer temel kuvvetlerin dışında ek bir boyut tanımlıyor.
Karanlık madde, normal bir madde ile aynı uzayda bir başka boyut tanımı ile tanımlanıyor olabilir mi?...
Bu konuda daha fazla bilgi için ""An excess of cosmic ray electrons at energies of 300-800 Gev," by J. Chang et al. in the Nov. 20, 2008" Nature dergisine bakabilirsiniz.
Uluslararası Uzay İstasyonu projesine 20 Kasım 1998 günü, Kazakistanın Baykonur Uzay Merkezinden fırlatılan Zarya modülü ile başlanmıştı...
Aradan geçen 10 yılda istasyon şeklini aldı...
NASA, Rus Uzay Ajansı, Kanada Uzay Ajansı, Japon Uzay Ajansı ve Avrupa Uzay ajansında görev yapan yaklaşık 10.000 insanın katılımı ile gerçekleşen proje STS-126 ile devam ediyor...
Microsoft İşletim Sistemleri için Güvenlik Rehberleri hazırlıyor (NSA'nın Guide sitesinde -SNAC- direk buraya bağlantı vermiş)... Bu rehberlerden "Windows 2008 Server" ve "Vista" işletim sistemi güvenlik rehberlerine aşağıdaki bağlantılardan ulaşabilirsiniz.
Heide Stefanyshyn-Piper ve Steve Bowen ilk uzay yürüyüşüne başladı...
Yürüyüşün 6,5 saat sürmesi planlanıyor...
Bu yürüyüşde, sancak tarafında bulunan ve güneş panellerinin güneşe yönlenmesini sağlayan "Solar Alpha Rotary Joint" temizlenerek yağlanacak, nitrojen tankı değiştirilecek...
İnternet bağlantınızı ölçmek için güzel bir site...
Test üç aşamadan oluşuyor. 1) Hangi nokta ile aranızdaki hızı ölçmek istediğinizi haritadan seçiyorsunuz. 2) Test dosyası indiriliyor. 3) Test dosyası gönderiliyor.
Sonuçlar rakamsal olarak ifade ediliyor ve diğer servis sağlayıcılar ile kıyaslanıyor. http://www.speedtest.net/
En yüksek indirme hızına sahip servis sağlayıcılar...
Yeni güneş lekesi hızla büyüyor... Yukarıda, Pavol Rapavy tarafından Slovakyadan çekilmiş H-Alfa filtresi ile alınmış görüntü... Lekenin manyetik konfigürasyonu beta, leke son 24 saat içerisinde %25 büyüdü...