29 Şubat 2008 Cuma

:: Ay Tutulması...


Daha fazlası için David Loveland'ın blog sayfası : http://www.loveysastropage.blogspot.com/

28 Şubat 2008 Perşembe

:: Bahar geliyor...


ESA-Themis sisteminden alınan, "iritermal UV (Ultraviyole) doz haritası"
Son bir haftada 1 kademelik yükseliş oldu.
UV miktarı yaaş yavaş artıyor.


Kaynak : ESA/THEMIS

25 Şubat 2008 Pazartesi

:: NASA, STS-123...


STS-123 görevi konusundaki bilgi seviyenizi ölçmek ve arttırmak için bir test'den geçmek isterseniz burayı tıklayınız.

Çok zor olmayan bu soruların hepsine doğru yanıt vermeniz durumunda, adınıza aşağıdaki gibi bir sertifika oluşturuluyor.

:: Endeavour, Japon Kibo modülünü İstasyona taşımak için hazırlanıyor...

STS-122 henüz tamamlanmışken, STS-123 görev hazırlıkları bütün hızıyla devam ediyor...

STS-122'de, ESA'nın Columbus modülü istasyona taşınmıştı, STS-123 görevinde ise Japon Uzay Ajansının Kibo Modülü İstasyona taşımak...

Hedef fırlatılma tarihi : 11 Mart 2008
Hedef fırlatılma saati : 08:28 (T.S.İ.)


Kaynak : NASA

:: Güneş Aktivitesi...


Dün, Güneşin arka yüzünün kuzeydoğu bölgesinde bir patlama meydana geldi...

Yukarıdaki görüntüde patlamanın ardından oluşan CMEs (Koronal Kütle Atımı) görülüyor...

Gelecek hafta bu patlamanın kaynağını görebileceğiz (Sönümlenmezse...)

Kaynak : Spaceweather

:: Harvard'dan izlenimler...

Musluk tesisatçılığından büyük paralar kazanmış olan Charles R. Crane’in, Stalin’in Rus Ortodoks Kilisesine karşı açtığı savaşta eritilmekten kurtardığı ve 1930 sonyazında Harvard Üniversitesi’ne bağışladığı 18 değişik boydaki çan, geçen yaz Moskova’daki Danilov Manastırına iade edilmiş.

Harvard Üniversitesi
Harvard dünyanın en ünlü üniversitelerinden biri

13 Tonluk olanından 10 kiloluk olanına kadar toplam 26 tonluk bronztan yapılma tarihi çanlar, anavatanlarında çalmaya başlarken, Rusya’nın güney batısındaki Voronij bölgesindeki Vera dökümhaneleri tarafından aslına uygun şekilde yeniden imal edilen yeni çanlar yakında yine Harvard Üniversitesine dönecekmiş.

Lowell House Çanları’nın macerasını öğrendim Harvard Üniversitesinin bulunduğu Cambridge’e gelir gelmez. Cambridge, son üç haftadır alışmaya başladığım Amerikan yerleşim merkezlerinden çok farklı göründü ilk bakışta. Fena halde İngiliz, epeyce, Oxford ve asıl Cambridge karışımı, ama canlılığıyla, biraz da Londra’nın Hamstead’i adeta.

Harvard ve Harvardlılar

‘İçindekiler’in bazıları, bazen kuşkulu karşılasa da, Harvard dünyanın en iyi üniversitesi kabul ediliyor. Sadece Amerika Birleşik Devletleri’nin değil, dünyanın en seçme öğrencileri buradaki fakültelerde eğitim görüyor.

Birkaç gündür kaldığım Lowell House’un yemekhanesinde gözlerim ‘gerçek Amerikalı’ arıyor. Günümüzün bir örnek gençleri arasında, belli bir topluluğu saptayabilmek artık çok güç.

Siyasi çizgilerini anlayabilmek, kime, niçin oy verdiklerini ya da Kasım’da kimi ‘Başkan’ olarak yeğleyeceklerini öğrenebilmek için, açık açık sormaktan başka çare yok.

“Aranızda hanginiz Amerikan vatandaşı?”

Birçoğu Amerikan vatandaşı ama yine birçoğu ikinci kuşak, yeni göçmenlerin çocukları. Vietnam’dan, Sırbistan’dan, Irak’tan, İsviçre’den, Belarus’tan, Çin’den, İsrail’den gelen gençler bunlar, ilk aşamada karşılaştıklarım.

Ama artık Vietnamlılığı, Sırplığı, Irakılılığı, İsviçreliği, Belarusluğu, Çinliliği, İsrailliği, bir temel kimlik olarak görmüyorlar. Bütün bu ‘dünyayı kurtarma konusunda iddialı fikirlere sahip’ gençlerin ortak şemsiyesi Amerikalılık.

Anne ve babaları, görece yakın yıllarda Amerika’ya göçmüş olan ‘yeni Amerikalı’ gençler, kendilerini kayıp kuşak olarak da görmüyorlar.

Ama Iraklı bir Süryanî ailenin kızı olan Arbella, kayıp kuşak olmadığından emin görünse de, yine de, “Amerikalı olmak ne demek, anlamak istiyorsanız, geldiğiniz yere dönüp biraz olsun kalmanız gerek. Aslında Iraklı olduğunu sanıyor insan ama, Suriye’de, Ürdün’de seyahat ederken, size tam anlamıyla Amerikalı gözüyle bakılıyor. Değerleriniz, bakışınız Amerikalı…” diyor.

Arbella Irak’a gidememiş. Oysa yakınları var hala Irak’ta.

Siyasi tercihler

21.Yüzyılın 20’li yaşlardaki Amerikan vatandaşları Eski Dünya’daki yaşıtlarına kıyasla, çok daha siyasî. Belki de bu yıl böyle bu...

Çoğunun, yeni Başkan’dan bir çıkış yolu bulmasını istediği en önemli sorun, Irak.

Ama Afganistan pek gelmiyor akıllarına. Balkanlardaki yeni gerilimleri de çok dikkatle izlemiyor gibiler. Darfur’da yaşananlara bir çözüm getirilmesini isteyen de çıkmadı karşıma nedense.

Harvard’da lisans ve lisans üstü eğitim yapan, büyük olasılıkla yarısı varlıklı ailelerin çocukları, birçoğu da, en azından İngiltere’yle kıyaslandığında cömert sayılabilecek burslara sahip gençler, ekonomik durgunluktan korkuyorlar. Benzin fiyatlarının daha da artmasından korkuyorlar. İş bulamamaktan korkuyorlar. Terörden korkuyorlar.

Ama iklim değişikliğinden tedirgin olanlar çok fazla değil. İklim değişikliği konusunda kendisini sorumlu hissedenler de pek fazla görünmiyor.

“Benim için vergilerin düşük tutulması çok büyük önem taşıyor” diyor uzun boylu, Fransızların ‘bcbg’ tanımlamasına uyan 28 yaşındaki bir genç. ‘İyi sınıftan, iyi giyimli’ diye çevrilebilir sanırım ‘bcbg’... Seçkin aile çocuğu kısacası. Harvard’da hukuk doktorası yapıyor olmanın kıvancı seziliyor konuşmasında. Ona soramıyorum nedense, asıl sormak istediğim soruyu.

Yanı başındaki bir arkadaşı daha liberal, daha dünya dertleriyle ilgili görünüyor. Obama’cı olduğunu da duyunca, soruyorum.

Bu seçkin çevrede siyahlara karşı ayrımcılık hala var mı?

Yanıtı, zaten o tarihi yemekhanedeki gözlemlerimi doğrular nitelikte.

‘Bakın’ diyor, ‘çevremizde beyazlarla birlikte oturan kaç siyah görebiliyorsunuz?’

Tek tük siyah genç yine diğer siyah gençlerle birlikte oturuyor genellikle.

Harvard Hukuk Fakültesi mezunu Michelle Obama’nın bir haber dergisine verdiği mülakatı anımsıyorum, 20-25 yıl önceki üniversite yıllarında yaşadığı soyutlanmışlığı anlatıyordu.

Burası Harvard.

“Kime oy vereceğimi bilemiyorum. Obama’nın deneyimsizliği beni kaygılandırıyor ama herkesin gözü önünde karısını aldatmış bir adamı kabullenmiş bir kadına oy vermek de içime sinmiyor” diyen 21 yaşındaki Wisconsin’li Sammy de burada okuyor.

“Ailem geleneksel olarak muhafazakardır. Ben henüz kararımı veremedim ama McCain’in önderliği hoşuma gidiyor.” diyen Anuş da.

Lowell House’un bahçesi diz boyu karla kaplanırken, gelecek hafta yemekhanede sahnelenecek olan operayı kaçırıyor olmama hayıflanıyorum.

Kaynak : BBC

23 Şubat 2008 Cumartesi

:: Ulysses, Operasyon Tamam!...

ESA ve NASA'nın yürüttüğü
Ulysses projesi birkaç ay içerisinde durdurulacak.

Ulysses Proje 17 yıl sürdü,

Ulysses, 1990 yılının Ekim ayında Discovery Uzay aracı ile yörüngeye taşınarak, kendi itici motorlarıyla esas yörüngesine geçti...


Ulysses, güneş dinamiklari ve etkileri ile ilgili araştırma yapmak amacı ile yollanmıştı...

http://ulysses.jpl.nasa.gov/
http://www.nasa.gov/topics/solarsystem/features/ulysses-20080222.html
http://encyclopedia.farlex.com/Ulysses



Kaynak : NASA

21 Şubat 2008 Perşembe

:: 21 Şubat 2008 Tam Ay Tutulması...


20 Şubat'ı 21 Şubat'a bağlayan gece tam Ay tutulması meydana gelecek. Hava açık olursa, tam tutulma evresi Türkiye'den Ay batarken izlenecek. Ay Dünya'nın gölgesinden çıkmadan yani tutulma bitmeden Türkiye'de batmış olacak. Tutulmanın tamamı Avrupa ve Afrika'nın batısıyla, Kuzey ve Güney Amerika'dan gözlenebilecek. Dünya üzerinde herhangi bir coğrafik konumda bulunan bir gözlemcinin Ay doğduktan sonra veya batana kadar tutulmanın hangi evrelerini görebileceği yandaki haritada verilmiştir. Haritayı daha büyük görmek için üzerine tıklayın.
Ay her dolunayda, Dünyanın Güneşi görmeyen arka yüzünden uzaya uzanan gölgesinin yakınlarından geçer, uygun koşullar oluştuğunda bu gölgenin içine girer, gölgeden geçiş biçimine göre bu sırada ya gölgeli, ya parçalı ya da tam Ay tutulması meydana gelir. 20 Şubat'ı 21 Şubat'a bağlayan gece de tam Ay tutulması için uygun koşullar oluşmaktadır.
Türkiye saati ile 02:34' de Ay Dünyanın yarı gölgesinin içinden geçmeye başlayacak, bu sırada yansıttığı güneş ışığı giderek azalırken sarımsı bir renk alacaktır. 03:42'de Dünyanın tam gölgesinin içine girmeye başlayacak rengi yavaş yavaş koyu bakır kırmızısına dönerken 05:00'de tamamen tutulmuş olacaktır. Ay'ın tamamen kızardığı tam tutulma evresi yaklaşık 51 dakika sürerken, Türkiye'de batı ufkunda görülebilir bir yükseklikte olacaktır. Tam gölgenin içinden 05:51'de çıkmaya başlayacaktır. Bu sırada Ay doğu illerimizde batmış batı illerimizde de batmak üzere olacak, tutulma başlamadan önceki parlaklığına kavuşamadan da Türkiye'nin tamamında batmış olacaktır. Hava bulutlu olmazsa tam tutulma anı Ay'ın görülebildiği her yerden çıplak gözle izlenebilecektir.


Starry Night Deluxe programıyla hazırladığımız animasyonda 20-21 Şubat gecesi geceyarısından sonra gün aydınlanana kadar Ay'ın İstanbul'daki konumu ve tutulmanın safhaları canlandırılmıştır. Animasyonu görmek için buraya tıklayın ( 944Kb).

http://sunearth.gsfc.nasa.gov/eclipse/OH/OH2008.html

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi

20 Şubat 2008 Çarşamba

:: Atlantis İndi...

Kumandan Steve Frick ve Pilot Alan Poindexter'ın kontrolündeki Atlantis Uzayaracı, Kennedy Uzay Merkezine saat 15:07'de indi... (T.S.İ.)...

STS-122 uçuşundaki en önemli görev, ESA'nın Columbus Laboratuvarının İstasyona eklenmesiydi...



Kaynak : NASA

18 Şubat 2008 Pazartesi

:: Parallax...


Kaynak : Spaceweather

17 Şubat 2008 Pazar

:: Storm Worm'u....


Sevgililer günü başlığı ile gelen sevgililer günü kartlarına dikkat!

İnternet üzerinde yeni yayılan bir BOTNET virüsünün yöntemi sevgililer gününü kullanmak.

Sevgililer günü kartları şeklinde gelen e-posta'ya gömülü bir javascript kodu internet üzerinden BOTNET virüsü indiriyor....

Bunun için kullanıcının gelen e-posta'daki bağlantıyı tıklaması yeterli...

BOTNET virüsleri bulaşmış makinalar, tek kişinin kontrolüne girerek eş zamanlı DDoS (Dağıtık Hizmet Durdurma Saldırısı) düzenleyebiliyor...



Bu virüsler ile web üzerindeki ekonomik ve siyasi ağırlığı olan sitelere saldırılar düzenleniyor...

Kaynak : FBI / IC3

Antivirüs, Antispam filitresi ve Firewall kullanımına özen göstermeniz sorunu ortadan kaldıracaktır.

16 Şubat 2008 Cumartesi

:: USA 193 Gözlemi...


ABD'nin düşecek olan Casus uydusu "USA 193" 23 Aralık 2007'de John Locker tarafından görüntülenmiş...

Kaynak : Spaceweather

Acaba sizce gelecek 50 sene içinde üniversiteler başta olmak üzere eğitim kurumları ve e-öğrenme nasıl şekillenecek? Bilgiye bakış açımız nasıl dönüşe


Bilgi biriktirme ve bunu sunmanın ötesine geçeceğimiz kesin. Günümüzde okul soru sormayı öğretmekten ziyade cevapları öğrenmeyi sağlayıcı bir rejime dönüşmüş durumda. Orta vadeli gelecek tahminlerimize göre, bilgi artık edinilmeye değer bir meta olarak görülmeyecek. Kolay elde edilen her şey toplumun gözünde değer yitirir ve aynı durum bilginin de başına gelecektir. Değer verilen şey güzel sorular olacak.

Unutmayın ki cevapların değeri düştükçe soruların değeri artar. Dolayısı ile insanları soru sormaya yöneltmek ve bunu sağlayacak türden soru sorabilme tekniklerini geliştirmek önemli olacaktır.

Yazının devamını buradan okuyabilirsiniz...

:: Atlantis'in Pazartesi İstasyondan ayrılması ve Çarşamba iniş yapması planlanıyor...

Astronot Rex Walheim ve Stanley Love, STS-122 görevinin 3. Uzay yürüyüşünü 21:32'de (T.S.İ.) tamamladılar. Yürüyüş 7 saat 25 dakika sürdü...

Son yürüyüş ile ESA'nın Columbus laboratuvarın montajı tamamlanacak...

Planlana göre STS-122 ekibi pazartesi günü, saat 10:26'da (T.S.İ.) İstasyondan ayrılacak...


Kaynak : NASA

13 Şubat 2008 Çarşamba

::Uzay yürüyüşçüsü Walheim ve Schlegel, yeni Nitorjen tankının montaj işlemini tamamladı...


Uzay yürüyüşçüleri İstasyon dışında çalışmaya devam ediyor.

Kaynak : NASA

10 Şubat 2008 Pazar

:: Uzay yürüyüşünün ilki yarın...


STS-122 kapsamındaki uzay yürüyüşlerinin ilki (3 adet) yarın 15:35'de (T.S.İ.) gerçekleştirilecek...

Yürüyüşü NASA TV'den canlı olarak izleyebilirsiniz...

NASA TV için burayı tıklayınız...

Kaynak : NASA

:: Atlantis Liftoff !! STS-122 : Feb. 7 ,2008

:: 322 Kilometre yükseklikte Aurora...


Fotoğraf Uluslararası Uzay İstasyonundan, 1 Şubat 2008 tarihinde çekilmiş...

Kaynak : Spaceweather

:: Uluslararası Uzay İstasyonu + Andromeda...


Geçen gece Borken / Almanya'dan çekilmiş fotoğraf...

Fotoğrafın ortasında Andormeda Galaksisi görülüyor...

Kaynak: Spaceweather

Atlantis Uzay aracı, Uluslararası Uzay İstasyonuna saat 19:40'da kenetlendi...

Kenetlenme süresinin uzamasından dolayı birinci uzay yürüyüşü gecikti...

Atlantis Uzay Aracı 18 Şubat'da dünyaya dönecek...


Kaynak : NASA

9 Şubat 2008 Cumartesi

:: Atlantis Yörüngede, Yarın istasyona kenetlenecek...



Astronotlar bugün mekiğin ısı kalkanının kontrol işlemini tamamladılar...

Isı kalkanı kontrol işlemi, 15:40 ~ 20:35 (T.S.İ.) saatleri arasında gerçekleştirildi...

Isı kalkanı hakkında elde edilen veriler yer kontrol mühendisleri tarafından incelenecek...

Atlantis, 18:25'de Uluslararası Uzay İstasyonuna kenetlenecek...


Kaynak : NASA

7 Şubat 2008 Perşembe

:: Atlantis Fırlatıldı...


Atlantis planlandığı gibi, 21:45'de (T.S.İ.) Kennedy Uzay Merkezinden fırlatıldı...
Atlantis'in görevi 11 gün sürecek,
Ana kargo Columbus Modülü.


:: Son durum "%40"...


NASA hava durumu görevlisi Kathy Winters Atlantisin hava durumu şartlarından dolayı fırlatılamama ihtimalinin %40 olduğunu açıkladı...

Kaynak : NASA

:: Linux Kernel Fonksiyonlarını 'Hook'lamak...


Linux çekirdeğindeki bir fonksiyonun işleyişini ona zarar vermeden değiştirmek istediğimizi düşünelim. Kaynak kodları değiştirir tekrar derleriz ancak bu yazıda daha farklı bir yöntem izleyecegiz ve hafızadaki kernel'a tamamen geçici bir yama yapacağız.

Bunu, 90ların başlarında MS-DOS virüslerinin çok sevdiği bir tekniği Linux'a uyarlayarak gerçekleştireceğiz.

Hooklamak istediğimiz fonksiyonun başına jmp hook instruction'ını yazdığımızı düşünelim. Gelen her çağrı bize yönlendirilecektir fakat üzerine yazdığımız bölgeyi kullanılamaz hale getirmiş oluruz. Üzerine yazdığımız bölüm kadar yeri yedekleyelebiliriz.

Linux çekirdeğinde 'kernel export'ları nasıl 'hook'lanacağı üzerine olan bu yazıyı ve ilgili kaynak kodları http://blog.int6.net/media/kit.tar.gz adresinden edinebilirsiniz.

Devamı için tıklayınız...

:: Atlantis Fırlatma için hazır...


Atlantis Uzay Aracının STS-122 görevi kapsamındaki fırlatma işlemi saat 21:45'de gerçekleşecek...
Şaun için NASA yetkilileri hava durumunu takip ediyor...
Yetkililer düşük bir ihtimalle fırlatma işleminin havadurumundan dolayı cuma veya cumartesiye ertelenebileceğini duyurdu...

Kaynak : NASA

5 Şubat 2008 Salı

:: Atlantis Fırlatılıyor...


NASA, Atlatis uzay aracının STS-122 kapsamındaki görevi için Fırlatılma tarih ve saatini açıkladı,

Tarih : 07/02/2008
Saat : 21:45 (T.S.İ.)

Daha fazla bilgi için tıklayınız...

3 Şubat 2008 Pazar

:: ICARUS'un rüzgarı...


Dün, Hollanda'dan Emiel Veldhuis'un aldığı leke 982 görüntüsü...

Leke üzerindeki lifler (Flament...) manyetik alanın etkisiyle oluşan yapılar..

Kaynak: Spaceweather

:: Enixma'nın Şubat Sayısı Çıktı...

İçindekiler:
  • Açık kaynak - Özgür Yazılım
  • Filmlere Altyazı
  • Cheese
  • Oregano
  • KDE4
  • Ağ Profilleri - Serbest Dolaşım
  • Gentoo
  • DesktopBSD
  • Mandriva Masaüstü Ortamları
  • Truva Linux
  • Hobi İşletim Sistemleri

2 Şubat 2008 Cumartesi

:: NASA Günün İmajı...


STS-107 görevinde (Columbia mekiğinden 1 Şubat 2003'de alınan horizon fotoğrafı...)

Kaynak : NASA

:: Bourne Ultimatum...





Extreme ways are back again
Extreme places I didn’t know
I broke everything new again
Everything that I’d owned
I threw it out the windows, came along
Extreme ways I know move apart
The colors of my sea
Perfect color me

Extreme ways that that help me
Help me out at night
Extreme places I had gone
But never seen any light
Dirty basements, dirty noise
Dirty places coming through
Extreme worlds alone
Did you ever like it planned

I would stand in line for this
There’s always room in life for this

Oh baby, oh baby
Then it fell apart, fell apart
Oh baby, oh baby
Then it fell apart, it fell apart
Oh baby, oh baby
Then it fell apart, it fell apart
Oh baby, oh baby
Like it always does, always does

Extreme songs that told me
They helped me down every night
I didn’t have much to say
I didn’t get above the light
I closed my eyes and closed myself
And closed my world and never opened
Up to anything
That could get me along

I had to close down everything
I had to close down my mind
Too many things to cover me
Too much can make me blind
I’ve seen so much in so many places
So many heartaches, so many faces
So many dirty things
You couldn’t believe

I would stand in line for this
It’s always good in life for this

Oh baby, oh baby
Then it fell apart, fell apart
Oh baby, oh baby
Then it fell apart, it fell apart
Oh baby, oh baby
Then it fell apart, it fell apart
Oh baby, oh baby
Like it always does, always does

Not: Emin olun böyle çalışmıyorlar! :) (Dedikten sonra böyle de çalışabilirler...)

Bourne'un diğer 2 film kapanışı...

:: Sun ve Grid Engine...

:: ISS Gözlem Uyarısı.. Samsun, 05/02/2008

Gözlem Konumu : Samsun ve Türkiye'nin çoğu bölgesi
Geçiş Tarihi : 05/02/2008
Geçiş Saati : 17:21 ~ 17:26
Geçiş Max Parlaklığı : 1.1

Veri Kalibrasyon tarihi (NASA J-TRACK kaynağı ile) : 02/02/2008 : 19:30
Yerel Geçiş Yörüngesi : Güney-Batı ~ Kuzey-Doğu , Yay doğrultusu Kuzey batı yönünde, Max: 20.7 derece...

Hava Durumu : Çok Bulutlu (Samsun)...





INOSCI Tech & Lab

:: Aurora Gözlemleri...


31 Ocak 2008 tarihinde güneş rüzgarının dünyaya ulaştığında oluşturduğu aurora...

Kaynak : Spaceweather

:: ESA Multimedya galeri...


ESA multimedya galerisi için burayı tıklayınız...

:: Columbus Modülü 7 Şubat'da gidiyor...



NASA yöneticileri, Atlantis Uzay Aracının yeni fırlatma tarihini 7 Şubat 2007 olarak duyurdu...

Atlantis ESA tarafından geliştirilmiş Columbus modülünü yörüngeye taşıyacak...

STS-122, 11 gün sürecek...

Aşağıda Atlantis'in fırlatılmasını engelleyen yakıt kesme sensörlerinden biri...


Kaynak : ESA

:: Fotojenik Güneş Lekesi 982...


Kaynak : Spaceweather

:: O Zamanlar...

"O Zamanlar" daha özgür, daha aşıktık. "O Zamanlar" okula servisle değil, buluşarak giderdik. Tommiks, Teksas, Red Kit okur, okuduklarımızı birbirimizle değiştirirdik. Duvar üstlerinde, sokak başlarında ettiğimiz sohbetler. Kavga etsek dahi kin tutmadığımız, her gün, yeni dünyalar kurduğumuz O Zamanlar. Macuncucudan, tornavidayla çubuklara sarılan renk renk alınan macunlar, mani okuyan nanecilerden, elimizde son kuruşla külahla alınan naneler, arkadaşlarla bölüşülürdü. Okuduğu maniler o günün gülmece konusu yapılırdı.

Gece, bir ıslıkla evden çıkıp gece boyu oynanan saklambaçı. Çelik çomağı, kırılan camları. Yan mahalleyle alınan kavgaları. Sokaktaki boş arazilerde oynanan futbolu, üç korner, bir penaltıyı. Maç aralarında içilen gazozları. Hey Dergisi, Ses Dergisi, Doğan Kardeş Ansiklopedisini. Mahalleden taşınanları hem hüzünle, hem de garip bir heyecanla uğurlamayı, ama aynı şekilde evlerin taşınmasına yardımı. Mahalleye yeni taşınanları kapma yarışını...

Yoğurtçuyu, kalaycıyı, hallacı...
Evlerin arkasındaki odun kömür depolarını...
Yakan topun yakışını...
Mantarlı gazoz kapaklarını, yaldız kazımayı...
Kan kardeşliğini...
İp atlama, lastiğe basma, topaç çevirme maharetini...
Açık hava düğünlerini, düğünlerde çalan yakışıklı çalgıcıları...

Ama illa da hışırtılı plaklarda dinlenen o güzelim müzikleri. Mahallede kurulan orkestralari ve dost meclisinde, çalınan, söylenen şarkıları. Özenle bulduğumuz, gözümüz gibi korduğumuz plakların dinlemeye değişimini.

O Zamanlar'ı o zamanlar yapan herşeyi burada paylaşalım, anlatalım. O gün dinlediğimiz plakları tekrar koyalım pikaplara, ayarlayalım 45 veya 33 devire, tekrar o daha özgür, o daha aşık, o dünyayı değiştirme cesaretinin olduğu günlere geri dönelim. Unutmayalım, unutturmayalım. O günler "gerçek hayat"lardı...

O zamanlar için :
http://my.opera.com/zapata55/blog/